Melih Gökçek'in iftirasına Milli Gazeteden cevap

Melih Gökçek'in iftirasına Milli Gazeteden cevap
Milli Gazete Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kurdaş, Melih Gökçek'e tokat gibi cevap verdi.
Belediye Başkanlığından kovulan Melih Gökçek, İftira attığı Milli Gazete'den tokat gibi cevap geldi.
Milli Gazete Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kurdaş bugün kü yazısında Melih Gökçek'e cevap verdi.
İşte Mustafa Kurdaş'ın o yazısı;
 
Millî Gazete; manşetleriyle, güçlü-kararlı fikri takibiyle, özel haberleri ve dosyalarıyla etkinliğini her geçen yıl biraz daha artırıyor. Gündeme başka bir açıdan ağırlık koyuyor. Gazetemizin ahlaklı ve temiz yayıncılığı, bizi takip eden bütün kesimlerin ilgisini de çekiyor. Bizi seven de sevmeyen de, görüşümüze katılan da katılmayan da Millî Gazete’nin saygınlığının hakkını verir… Yalan haber yapmayan, asparagasa meyletmeyen, kul hakkı üzerinde titizlikle duran, sehven hatası olmuşsa düzeltmesini bilen, kamu yararını gazetecilik sorumluluğu ve emaneti olarak gören, itibar suikastçılığına tevessül etmeyen medya dünyasında kaç gazete var ki!? Bir elin parmaklarını geçmeyecek ahlaklı yayın yapan gazetelerin başında da Millî Gazete gelir.
 
GAZETEMİZİN BU GÜÇLÜ DURUŞUNU YIPRATMAK İSTEYEN
Lütfen beni affedin ve yanlış anlamayın: Genel yayın yönetmenliğini yapmaktan şeref duyduğum Millî Gazete’mize, yani kendi gazeteme övgüler dizen bir genel yayın yönetmeni profili çizmek istemezdim. Gazetemize bu iltifatlar mecbur kalmışlığımızdandır, bilesiniz. Bu ifadelerimizi gazetemiz bakımından büyüklenmek veya kendi kendine iltifat olarak değil, tefekkür vesilesi kabul edin lütfen.
 
Mecburiyet şu…
 
Kötülüğün içerisinde, karanlığın dünyasında her güzel, her iyi örnek güneş gibi doğar ve göz kamaştırır. Her güzel, her iyi örnek bir taraftan parmakla gösterilir, diğer taraftan yoluna da taş konur. Yalanın organize edildiği, algının yönetildiği, sütle kireç suyunun birbirinden ayırt edilemediği bu âlemde doğruya, ahlaklıya taşlara takılıp düşmemek titizliği; hatta bedeller ödemek de düşer…
 
BU "İZ"DEN DEVAM EDELİM...
Kimi troll hesaplar birdenbire gazetemizi hedef aldı… Sonra da Melih Gökçek’in resmi hesabından aynı tavrın hortladığını gördüm. Şaşırdım tabii… Hayır, hayır! Melih Gökçek şahsının tweet’ine şaşırmadım. Troll hesaplardan farksız olduğunu herkes bilir, şahsın paylaşımlarının. Melih Gökçek şahsının yazdıkları da, yazacakları da kimseyi şaşırtmaz; herkes gibi ben de biliyorum bunu.
 
Şaşkınlığım şundan: Melih Gökçek şahsının çirkin amacına uyarlanan konu yaklaşık bir yıl önce… Gün olarak olmasa da, ay olarak tam ifade edeyim… Geçen sene Nisan ayında AK Parti İstanbul İl Başkanı Sayın Osman Nuri Kabaktepe’nin resmi Twitter hesabında paylaşım konusu olmuştu.
 
Konu; Yenidevir Matbaacılık’ın İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden aldığı İstanbul Bülteni baskı işiydi. İş hacmi 11.745.000 liraydı. Kâğıt tedariki ve ödemesi de işi yapacak olan firmaya aitti. İş için bağıtlanmış olan bu rakamın yaklaşık yüzde 80’i zaten kâğıt ödemelerini ancak karşılayabiliyordu. Gizli saklı olan hiçbir şey de yoktu.
 
AK Parti İstanbul İl Başkanı Kabaktepe’nin resmi hesabından atılan o tweet’i gördüğümde hem şaşırmış hem de üzülmüştüm... Çünkü Sayın Kabaktepe’nin böyle bir tweet atmayacağını, Millî Gazete için hiçbir şekilde haksızlığa yönelmeyeceğini düşünüyor ve biliyordum. Nitekim kendisine ait resmi hesabından atılmış olan suçlayıcı, itham edici o tweet’i fark ettiğinde sildirmiş; bizi aramış ve özür dilemişti. Kendisine yakışan nezaketi göstermişti. Kendisi adına başkalarının yaptığı hatadan dönülmüş, troll’lerin hevesi kursağında kalmıştı.
 
Bu konu geçen sene aynı günlerde bir televizyon programında İBB Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu’na da sorulmuştu. İmamoğlu, hatırladığım kadarıyla kısa bir cevap vermiş; “Biz AK Partililere de ihale veriyoruz, iş veriyoruz” demişti. Yani geçmiş dönemde olduğu gibi partizanlık yapmadıklarını söylüyordu. Kısa ve öz ama manidar bir cevaptı.
 
GELELİM BUGÜNE!..
Aradan yaklaşık 1 yıl geçti… Önce kimi troll hesaplar tetiklendi, sonra da Ankara’nın emekli belediye başkanı Melih Gökçek şahsı alev aldı…
 
Ne demiş Gökçek şahsı bakalım:
 
MİLLÎ GAZETE’NİN BANA NİYE ÇATTIĞI, İBB’YE, ABB’YE NİYE YIKAMA YAĞLAMA YAPTIĞINI ANLAMAK İÇİN AŞAĞIDAKİ İHALE SONUCUNU GÖRMEK SİZCE YETERLİ Mİ? İBB’DEN MİLLÎ GAZETE GRUBUNUN ALDIĞI İHALE 11.745.000 TL. (Eski parayla yaklaşık 12 trilyon)
ABB’DEN ALDIĞINIZ İHALE VAR MI?
***
 
Geçen sene Nisan ayının troll konusu geçtiğimiz gün Melih Gökçek şahsının kariyerine de işte bu cümlelerle giriş yaptı. Şaşırdım mı!?. Şaşırdık mı!?. Sanırım kimse şaşırmadı. Hatırlasanıza… Bir zamanlar ağabey diye peşinden ayrılmadığı Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu Beyefendi Kovid tedavisi için hastaneye yatmak zorunda kaldığında nasıl da ortalığı kirletmişti yazdıklarıyla...
 
Tek şaşırdığım durum; bir sosyal medya fenomeni olarak bu “troll’lük” paylaşımında çok geç kalmış olmasıdır!?. Bayat troll’lük!..
 
Neyse biz devam edelim ve önce çirkinlikleri bertaraf edelim... Sonra da Melih Gökçek şahsına yeniden geliriz.
 
Ortada gizli saklı bir durum yoktur. Aksine oldukça da şeffaf bir süreç var. Bilenler çok iyi bilir: Şirketler grubumuzda yer alan baskı tesislerimiz her ticari şirket gibi piyasaya baskı işleri yapar ve Millî Gazete’mizin yayın hayatındaki zorlukları aşmasına destek olur. Matbaa baskı tesislerimiz Türkiye’nin en köklü, modern ve en büyük tesislerindendir. Her türlü kâğıt baskı işini en kaliteli bir şekilde müşterilerine sunar. Baskı tesislerimiz sadece gazete basmıyor anlayacağınız. Ambalaj hariç aklınıza gelecek her türlü kâğıt baskı, yayıncılık baskı işlerini yaparız. İster bakanlıklar, ister belediyeler, ister genel müdürlükler olsun... İster sendikalar veya sivil toplum kuruluşları olsun… Veya yayınevleri, kitabevleri olsun… Kamu kurumları veya özel kuruluşlarda geniş bir müşteri çeşitliliğine sahip. Baskı tesislerimiz üretim yapıyor, istihdama destek sağlıyor; yüzlerce aileye ekmek veriyor.
 
Yenidevir Matbaacılık, bir kamu kurumu olan İBB’den işte bu bahsettiğim niteliklerle iş almıştır. Bu kadar açık. Para aktarımı değil, üretim ve iş teslimi vardır. Çalışanlarımızın alın teri vardır.
 
İşte Milli Gazete’nin, Kültür A.Ş.’den aldığı ihaleyle ilgili Melih Gökçek’in kullandığı görsel.
 
 
***
 
Melih Gökçek şahsı diyor ki; Millî Gazete bana niye çattı...
 
Çatmak!.. Senelerce Başkent’te büyükşehir belediye başkanlığı yapmış biri için ne kadar çirkin bir kelime öyle değil mi!?. Oysa herkes bilir Millî Gazete kimseye çatmaz, “çatmak” şahsın uzmanlık alanına giriyor. Temel Karamollaoğlu ağabey için attığı o tweet ile şahıs aslında kendi kendine çatmıştı. Başkasının kendisine çatmasına bile fırsat vermeyecek kadar bu alanın tek hâkimidir zira. Biz sadece sergilenen bir “zavallılık” fotoğrafını çekmişizdir en fazla… Millî Gazete, Melih Gökçek şahsına bile “çat”maz…
 
“İBB’DEN MİLLÎ GAZETE GRUBUNUN ALDIĞI İHALE 11.745.000 TL. (Eski parayla yaklaşık 12 trilyon)” diyor… Olayı abartmak için de parantez açmış, trilyonla ifade etmiş rakamı. Kurnaz şahıs! Yüzde 80’ine yakın meblağı kâğıt alımı için kullanılmış olan, iş akitleriyle, şartnamelerle belirli bir matbaa imalatını cukka diye göstermeye çalışmışsın ya... Boya,-baskı, kalıp, elektrik faturası ve işçi maliyetleri de cabası. Ancak sana yakışırdı. Bir troll yazsa dersin ki bilmez. Oysa bir Melih yazsa, o bu işlerin uzmanı oysa!.. Anlaşılan verdiğiniz her iş cukka işi ki, matbaamızın helalinden almış olduğu işi de öyle göstermeye çalışmışsınız. Bu konuda şahsa sözüm yok... Malum şahıs bugün ortaya çıkan onca şaibeyle kendi kendisine ne söylenecekse söylemiş zaten… Hükümet Sözcüsü, “parsel parsel” demişti. Mansur Bey de yavaş yavaş, kamuoyunu bilgilendiriyor şahsıyla ilgili. Bize söz bile düşmez!
 
“ABB’DEN ALDIĞINIZ İHALE VAR MI?” diye de büyük harflerle merak etmiş! Sanırım Mansur Yavaş’a da bir bulaşayım istemiş. Hayır, maalesef ABB’den almış olduğumuz bir iş yok. İhale demiyorum, çünkü ihale sizin sayenizde yolsuzluk, peşkeş gibi kötü kötü kelimelerle anılır hale geldi. Dikkat ederseniz “iş”, “imalat”, “üretim” olarak ifade ediyorum.
 
Aslında yeri gelmişken bu soruya ABB Başkanı Sayın Mansur Yavaş’ın cevap vermesini tebessümle tercih ederim. ABB’nin varsa baskı ve matbaa işleri talip olduğumuzu açıktan ilan ederek derim ki: Sayın Yavaş, Melih Gökçek şahsı lütfen merakta kalmasın… Varsa bir baskı işiniz, baskı tesislerimiz cidden Türkiye’nin gözbebeği tesislerdendir. Yanlış anlamayın; Melih Gökçek tipi bir ihale değil beklentimiz… Hem yazıktır; birilerine de yazacak bir konu olmuş olur…
 
Haa, bu yıkama ve yağlama olayını unutmayalım… Kendilerinin alışık olduğu durum olsa gerek, gündemine almış, malum tweet’inde…
 
Melih Gökçek şahsı rahat etsin diye düşelim notumuzu: Sayın İBB, baskı işinizi yaptığımız için bugüne kadar yıkama ve yağlama beklemediğiniz için teşekkür ederiz. Sayın ABB, siz de bir baskı işi verecek olursanız, bizde “yıkama ve yağlama” yok, haberiniz olsun…
 
***
 
Söz buraya gelmişken, sadece Ankara Büyükşehir Belediyesi için demiyorum, bütün siyasi partilere mensup büyükşehir, il ve ilçe belediyelerinin de baskı işlerine talip olduğumuzu açık bir şekilde ilan ediyorum. AK Partili, CHP’li, MHP’li, İyi Partili… Bütün belediyeler, bütün kamu kurumları veya özel sektör şirketleri: Yenidevir Matbaacılık’ı yakından takip edin lütfen…
 
Toparlayalım mevzuyu...
 
“Parsel Parsel” nam salan Melih Gökçek şahsı sahne almış; Millî Gazete’ye ayar vermeye yeltenmiş..
 
Ayarı varmış gibi poz kesmiş!
 
Cami duvarına sokulmuş yine..
 
Parayla almaya, satmaya, satılmaya alışmış..
 
Sanıyor ki herşey alınır ve satılır. Zavallı demiştik ya, boşuna değilmiş!
 
Son olarak: Gizli kapaklı iş çeviriyormuşuz havası oluşturarak zanlar oluşturmak isteyenlere cevabımızdır: Bataklığa dönüştürülmüş bir zeminde işinizi doğru yaparken de üzerinize çamur sıçratılır.
 
Biz bataklıktakilerin üzerimize sıçratacağı çamurdan endişe duysaydık, bugün hâlâ üzerimize çamur sıçratmak isteyenlere cevap verecek mecalimiz kalmazdı. Bilesiniz ki; bataklık gazeteciliği yapmıyoruz biz…
 
Her ipte oynamayı karakter haline getirmişlere de sözümüz şudur: Millî Gazete, her ipte oynamaz…
 
Bütün okuyucularımdan özür diliyorum. Sizi Melih Gökçek şahsıyla muhatap ettiğim, meşgul ettiğim ve zamanınızı aldığım için. Değmezdi belki ama biz üzerimize sıçratılmış çamurla bile sokakta gezemeyenlerdeniz… Temizlik, imandandır!..
 
Bütün okuyucularımdan özür diliyorum. Sizi Melih Gökçek şahsıyla muhatap ettiğim, meşgul ettiğim ve zamanınızı aldığım için.
 
Evet haklısınız! SÜRESİ DOLMUŞ, BURUŞTURULUP BİR KENARA ATILMIŞ, birilerine şirin görünme derdine düşmüş, her şekilde konuşulmak isteyen, magazincilerin alışık olduğu üzere ne olursa olsun gündemde olayım, haber olayım diye bakan BİR KİŞİLİĞİ muhatap almak bize hiç yakışmadı.
 
Evet haklısınız, belki de değmezdi… Ama, biz üzerimize sıçratılmış dahi olsa küçücük bir leke iziyle bile sokakta gezemeyenlerdeniz… Temizlik, imandandır!...