Koyun Sürülerinin Gölde Sal Yolculuğu

Koyun Sürülerinin Gölde Sal Yolculuğu

Konya’nın Beyşehir ilçesinde, göl içerisinde ekim yapılan adalarda hasat çalışmalarında sona gelinmesinin ardından şimdi de ahırlarından çıkarılan koyun sürülerinin göl üzerindeki adalara yolculuğu başladı.Beyşehir Gölü’ne kıyısı bulunan Gölkaşı Mahallesi’nde çiftçilik ve besicilik yapanlar, karşıda 1 kilometre mesafedeki Gölkaşı Adası’na koyun sürülerini nakletmeye başladı. Göl üzerinden yapılan koyun sürüsü geçişleri, biçerdöver ve traktörlerin de taşındığı özel sallarla yapılıyor. Sal üzerine bindirilen koyun sürüleri, yaklaşık 20 dakika süren yolculuğun ardından birkaç sefer halinde adaya naklediliyor.Gölkaşı Mahallesi’nde çiftçilik ve besicilik yapan Aytekin Navruz, yaptığı açıklamada, bir süre önce göl üzerinden salla biçerdöver nakli yaptıkları adada hasat çalışmalarının tamamlanmasının ardından sıranın yerleşim merkezindeki koyun sürülerini beslemek ve yayılıma götürmeye geldiğini belirterek, bu işin de oldukça riskli bir taşıma serüveni olduğunu dile getirdi. Beyşehir Gölü’ndeki birçok adada hayvancılık yapıldığını anlatan Navruz, bu adaların çoğunda halen hayvan taşımacılığının balıkçı tekneleri ile yapıldığını, kendilerinin de daha önce bu şekilde nakil yaparken 5-6 yıldır özel yaptırdıkları sal vasıtasıyla sevkıyatı gerçekleştirdiklerini aktardı.KOYUNLAR İKİ SEFERDE TAŞINABİLDİYerleşim merkezinde 100’ü kuzu 300’e yakın koyun sürüsü beslediğini anlatan Navruz, bunları iki sefer halinde adaya çıkardıklarını belirterek, yük kapasitesi 15-16 ton olan özel demir salın işlerini büyük ölçüde kolaylaştırdığını söyledi. Balıkçı tekneleriyle koyun sürülerinin ayaklarının bağlanmak suretiyle taşınabildiğini belirten Navruz, “Bu iş tabi oldukça zahmetli ve çok sefer yapmak gerekiyor. Ayaklarını bağlamadınız mı göle düşme riski de var. Salda da bu var ama tekneye göre daha az sıkıntılı. Salın üzerine koyun sürülerini de bindirmek öyle kolay olmuyor. Sala bindirmek için ağaç yapraklarını uzatarak bunu sağlamaya çalışıyoruz ama bazen oldukça zorlanıyoruz. Bu iş bile bazen çok zamanımızı alabiliyor” dedi.Koyun sürülerinin yolculuk esnasında göle atlamaması için birkaç kişinin de koyunların arasına bindiğini anlatan Navruz, “Birisi atladı mı, koyunun hepsi gider zaten, durduramazsınız. Bu tür bir olay yaşamadık ama geçmişte adaya çıktığında geriye yüzüp boğulan hayvanlar oldu” diye konuştu.GÖL SULARINA DÜŞEN SAKAT KOYUN KURTARILDIBeyşehir’de göl kıyısındaki ada imkanı olan besicilerin yem ve çoban maliyetini azaltmak için bu imkandan yaz döneminde istifade ettiğini aktaran Navruz, koyun sürülerinin adada hasat sonrası yerdeki başak ve kıyıdaki yeşillikle beslenebildiğini, gölün tatlı su olması nedeniyle adanın her yanından su ihtiyacını karşılayabildiğinii ifade etti. Navruz, “Su yaz döneminde her geçen gün çekildikçe yeşillik de o oranda fazlalaşıyor. Sürülerin beslenme imkanları daha da artıyor. Oysa ada dışındaki yerlerde gün dönümünden sonra ot işi biter, meralarda ot kalmaz, ada bu yüzden biz besiciler için bulunmaz bir nimet biz besiciler için. Ayrıca, burada doğal ortamda beslenen ve gezen koyun sürüsünün eti de daha lezzetli oluyor, bedenen güç ve kuvvet bulan mal daha değer kazanıyor” ifadelerini kulanı.Navruz, koyun sürüsü çıkardıkları adada Eylül sonu ya da Ekim başı gibi yeni sezon tarımsal faaliyetleri için yeniden sürüm işlerinin başlayacağını, daha sonra ekimin ardından koyunları havaların durumuna göre Kasım ayının sonuna kadar burada kalıp beslenebildiklerini, kış girmeden de tekrar yerleşim merkezindeki ahırlarına naklettiklerini kaydetti.Öte yandan, ayağı sakat olduğu için adaya nakledilmeyen bir kuzu da sürünün yer aldığı salın ada yolculuğunu izlerken, aniden göl sularına atladı. Kuzu, suya giren bir kişi tarafından yakalanarak boğulmaktan son anda kurtarıldı.