İstanbul Fethi dolayısıyla yayınlanan mesajlar

İstanbul Fethi dolayısıyla yayınlanan mesajlar
İstanbul Fethinin 599. yılı Münasebetiyle mesajlar yayınlandı. işte o mesajlar
 AK Parti Karaman İl Başkanı Kerim Dereli, İstanbul Fethinin 559. yılı münasebetiyle bir mesaj yayınladı.

Kerim Dereli yayınladığı mesajında şunları söyledi; “Fetih ile yeni bir çağ kapanıp yeni bir çağ açılmış, köklü medeniyetimiz insanlık tarihine damgasını vurmuştur. Fetih ile sadece şehir değil, gönüller de fethedilmiştir. Hem milli tarihimiz hem de dünya tarihi için bir dönüm noktası olan İstanbul’un Fethi için Hz. Peygamber Efendimiz (S.A.V) de ‘O’nu Fetheden ne büyük kumandan, O’nu fethedenler ne büyük asker’ şeklinde önemsemiş, müjdelemiş ve övmüştür.

İstanbul’un fethiyle bu güzel şehir bir barış adası, bir uygarlık merkezi, bir mutluluk beldesi olmuştur. Bundan tam 559 yıl önce atalarımız tarafından fethedilen İstanbul, Türk yönetimi altında farklı dinlerden, farklı dillerden, farklı etnik kökenlerden insanların barış içinde yaşadığı, kültürler arasındaki bu müstesna diyalog neticesinde dünyaya örnek teşkil edecek bir toplum modelinin, bir arada yaşama tecrübesinin yaşandığı bir merkez olmuştur. Bu düşüncelerle İstanbul’un fethinin mimarı, büyük devlet adamı Fatih Sultan Mehmed’i, vatan uğrunda canlarını feda eden tüm şehitlerimizi saygı ve rahmetle yad ediyor, selam ve saygılarımı sunuyorum.

MHP Karaman İl Teşkilatı, Fethin 599. yılı dolayısıyla şunları söyledi; “Türk ve Dünya tarihinde çağ açan ve çağ kapatan dönüm noktası olan İstanbul’un Türkler tarafından fethinin 559. yılını gururla ve iftiharla kutluyoruz. 1453 tarihinden sonraki dönemde milletimiz, küresel dengeleri değiştiren muazzam bir kudret olarak tarihteki yerini almış, gönüllerde yeşeren Cihan Hakimiyeti Ülküsü bu olayla uygulanma imkanını bulmuştur. Bu tarihten itibaren insanlık, hem Türklerin fütuhat ve adalet ruhu ile buluşmuş, hem de fethi, Peygamberimiz (S.A.V) tarafından müjdelenen bu kentle birlikte inançlarımızın huzur verici mesajıyla doğrudan tanışmıştır. Ecdadımız, fethettiği bu kenti medeniyetin ve küresel yönetimin de başkenti yapmış, sahiplenmiş, her yanını Türk-İslam eserleriyle donatma başarısını göstermiştir. Türklerin yönetiminde ve Türk devletinin hakemliğinde, karşılıklı tahammül, işbirliği ve saygıya dayalı bu beşeri düzen, yüzyıllar boyu Türkleri bir kurtarıcı olarak gören üç kıtadaki milletlerinde özlemi olmuştur. Bu kentin Türklerce sahiplenilmesi aynı zamanda, Büyük Türk Hakanı ikinci Mehmet’i "Fatih" yapan tarihi bir ülkünün ve milli şuurun da ifadesi ve sonucudur. Bugün karşımıza çıkan küresel tuzakların ve oyunların başlangıcı ve tarihi husumetin dayanağı da bu nedenle 1453 yılında İstanbul’un Türkler tarafından fethi ile başlayan süreçle yakından ilgilidir. Bu tarihten sonra Avrupa’da Türk ve İslam düşmanlığı dalga, dalga yükselmiş, Türkleri önce İstanbul’dan, sonra Anadolu’dan atabilmek için asırlardır süren mücadele günümüze kadar devam etmiştir. İstanbul’un fethinden 559 yıl sonra, Türk-İslam izlerini örterek İstanbul’u Konstantiniye, cennet vatanımız Anadolu’yu Bizans toprağı yapmaya çalışanların; ecdadımızı katil olmakla suçlayanların varlığı, Sevr’de yarım kalmış bu emellerin yaşadığının işaretidir. Fetih ruhu, bugün yıkım ve tahribine çalışılan milli birlik ve beraberliğimizin devamında hepimiz için vazgeçilmez ilham kaynağı olmalıdır. Gaflet içindeki mihraklarca, milli hassasiyetlerimizin kırılgan hale geldiği günümüzde, bu tarihi mirastan çıkaracağımız en önemli ders budur. Yüce Mevla’dan dileğim ise, 559 yıl önceki fetih ruhu, çocuklarımızda ve gençlerimizde tekrar doğacak; başta İstanbul olmak üzere vatanımızın bütün kentleri hak ettikleri refaha, huzura kavuşacaktır. Bilge Kağan’dan, Alparslan’a, Osman Gazi’den Fatih’e, Kanuni’den Atatürk’e kadar bağını ve ülküsünü kopmadan gelen muhteşem nesillerin kılavuzluğu büyük Türk milletini tarihte olduğu gibi yine hak ettiği yere mutlaka yükseltecektir.

Bu vesile ile bir çağı değiştiren bu çok anlamlı günde, büyük Türk milleti için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi ve başta büyük atamız Fatih Sultan Mehmet olmak üzere kahraman ecdadımızı saygı ve minnetle anıyor hepsine Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum.


AK Parti Merkez İlçe Başkanı Celalettin Güngörer, İstanbul Fethinin 559. yılı dolayısıyla şunları belirtti; “ Bir çağın kapanıp yeni bir çağın açılmasına vesile olan İstanbulʹun fethi elbette ki Türk tarihi ve Türk milleti için olduğu kadar dünya tarihi ve tüm insanlık için de önemli bir tarihi olaydır. Tüm İslam âlemi için büyük bir önem taşıyan İstanbul, Hz. Peygamberʹin Hadis-i Şerifindeki övgüsüne nail olabilmek için defalarca kuşatılmış, fakat İstanbulʹun fethi şanlı Türk ordusu ve onun şanlı kumandanı Fatih Sultan Mehmet Han hazretlerine nasip olmuştur. Fatih Sultan Mehmet Hanʹın genç yaşta kazanmış olduğu bu zafer çağ açıp, çağ kapatmış ve tarihin akışına yön vermiş ve çok zor şartlar altında kazanılan bu zaferle Türkün gücü ve zekâsı bir kez daha tüm dünyaya kanıtlanmıştır.

İstanbul, Türk-İslam medeniyetinin dünyaya açılan bir kapısı olmuştur. İstanbul merkezdir. Türk’ün büyük medeniyet olarak dünyaya boy gösterdiği yerdir. İstanbul, her zaman böyle olacaktır. Bu sebepledir ki, Peygamber Efendimiz “O’nu fetheden ne büyük kumandan, O’nu fethedenler ne büyük asker” şeklinde İstanbul’un fethini önemsemiş, müjdelemiş ve övmüştür.

Âlemlerin sultanı Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V)’in övgüsüne mazhar olan İstanbul’un Fethi’nin 559. yıldönümünü kutluyor, dünya kentini bizlere miras bırakan başta Fatih Sultan Mehmed Han olmak üzere, tüm ecdadımızı rahmet ve minnetle anıyorum.”


Türk Eğitim-Sen Karaman Şubesi, İstanbul Fethinin 599. yılı dolayısıyla yayınladığı mesajında Fatih Sultan Mehmet’in hayatının örnek alınması gerektiği belirtilerek bunun Türk Milleti için en büyük miras olduğunun altı çizildi.

Türk Eğitim-Sen Mesajında şunları söyledi; ’’İstanbul muhakkak fetholunacaktır. Bunu gerçekleştirecek ordunun kumandanı ne mutlu kumandan ve askeri ne mutlu askerdir. (Hz. Muhammed)’’ Edirne Sarayı’nda bir seher vakti Sultan II. Murad’a bir oğlunun dünyaya geldiği müjdesi verilir. Padişah, o sırada Muhammed Sûresi’ni okumaktadır. Okuduğu sûrenin adına bakarak oğluna bir isim buluvermiştir. Ancak, Muhammed ismine karşı bir edep inceliğini gösteren Osmanlı geleneğine göre, yeni doğan bu şehzâdeye Mehmed ismini verirler. Fâtih’in annesi Hümâ Hatun, Mehmet’i emzirmeye başlarken Yasin’i şerif suresini okurdum demiştir. Fetih türküleri ile şehzadesini büyütürken, babası da erken yaşlardan itibaren oğlunun yetişmesi için devrin en tanınmış hocalarını seferber ettirmiştir. İslam tarihinde, XII. yüzyılın ortalarına kadar, dînî ilimlerin fen ilimleri ile bir bütün halinde okutulması geleneği çerçevesinde yirmi yaşına kadar çeşitli ilim sahalarında âlimlerle tartışacak kadar bilgi sahibi olan Fâtih, devrinde popüler olan sekiz yabancı dili okuyup–konuşacak düzeyde öğrenmiştir. Ona ders veren hocalar arasında Hıristiyan ilim adamları da bulunmaktaydı. 11 asır boyunca pek çok sefer düzenlendi İstanbul üstüne. Ama kimse onun araları kırmızı tuğlalı taş duvarlarını aşamadı. Sonunda ‘feth-i mübînʹ, 21 yaşında bir Osmanoğluna nasip oldu. “Ya ben Bizans’ı alırım ya Bizans beni.” diyen Fatih Sultan Mehmed, kendi icadı toplarla sadece İstanbul surlarında değil, idarecileri o tarihe kadar yıkılamaz sanılan yüksek duvarlı şatoların arkasına gizlenmiş Ortaçağ’ın; karanlık bedeninde de gedikler açıyordu. İstanbul, çeşitli milletler tarafından birçok defalar kuşatılmıştı. Hazreti Peygamberʹin (s.a.v.) "İstanbul muhakkak fethedilecektir. Bu fethi yapacak hükümdâr ne güzel hükümdâr ve onun askerleri ne güzel askerlerdir." müjdesinden etkilenen Müslümanlar da Hz. Osman (r.a.) devrinden itibaren şehri çeşitli kereler muhasara ettiler. Fakat bu müjde 21 yaşındaki Fatih Sultan Mehmedʹe nasip oldu. Efsane haline gelen surların aşılması için o döneme kadar görülmemiş teknikler ve silahlar kullanılmıştı. Bu, yeni bir çağın başlangıcı demekti. İstanbul’un fethinin 559. yıldönümünü idrak etmiş bulunmaktayız. Tarihte, güçlü devletler kurmuş, büyük zaferler kazanmış, değerli devlet ve ilim adamları yetiştirmiş bir millet oluşumuzu hatırlamamız, geleceğe doğru emin adımlar atmamız için ilham ve güven kaynağı olacaktır. Tarihimiz, ruhumuzun temelleri için sağlam bir zemindir. İstanbul’un yanında Fâtih’in bize bıraktığı miras, onun örnek hayatıdır. İman, azim, kararlılık, büyük hedefler tayin etme, başarıya kilitlenme, ilme tutkunluk, hoşgörü, hakka ve hukûka bağlılık, adâlet... bunlardan bazılarıdır. Fethi kutladığımız şu günlerde, asıl idrak etmemiz gereken, bu manevî mîrası yaşatma şuurunu kazanmamızdır. İstanbul Bir çağın kapanıp yeni bir çağın açılmasına vesile olan İstanbulʹun fethi elbette ki Türk tarihi ve Türk Milleti için olduğu kadar Dünya Tarihi ve tüm İnsanlık için de önem arz eden bir vakıadır. Tüm İslam âlemi için büyük bir önem taşıyan İstanbul, Hz. Peygamberʹin Hadis-i Şerifindeki övgüsüne nail olabilmek için defalarca kuşatılmış fakat İstanbulʹun fethi Şanlı Türk Ordusu ve Onun Şanlı Kumandanı Fatih Sultan Mehmed Han hazretlerine nasip olmuştur. Fatih Sultan Mehmed Hanʹın genç yaşta kazanmış olduğu bu zafer çağ açıp çağ kapatmış ve tarihin akışına yön vermiştir ve çok zor şartlar altında kazanılan bu zaferle Türkün gücü ve zekâsı bir kez daha tüm dünyaya kanıtlanmıştır. İstanbul, Türk-İslam medeniyetinin dünyaya açılan bir kapısı olmuştur. İstanbul’u İstanbul yapan da şanlı ecdadımız olmuştur. Şanlı ecdadımızın fütuhat fikrinde imanlı bir kararlılık göstermesindeki hikmetin sebebi İstanbul’un fethinden sonra oluşan hoşgörü ve davet ortamında bir kez daha ortaya çıkmıştır. İnsanlara çağrı yapılmış fakat isteyene de istediği gibi düşünme ve yaşama fırsatı da verilmiştir. Fethin asıl anlamı olarak, İslam’ın hürriyet ikliminde imana muhtaç olan insanların kurtuluşuna vesile olmak şanlı ecdadımız tarafından her zaman en büyük görev olarak kabul edilmiştir. İstanbul merkezdir. Türk’ün büyük medeniyet olarak dünyaya boy gösterdiği yüce bir burçtur. İstanbul, her zaman böyle olacaktır. Bu sebepledir ki, Peygamber Efendimiz “O’nu fetheden ne büyük kumandan, O’nu fethedenler ne büyü asker” şeklinde İstanbul’un fethini önemsemiş, müjdelemiş ve övmüştür. Bu duygu ve düşüncelerle, Türk Eğitim-Sen Karaman Şubesi olarak fethin 559. yılını başta büyük hükümdar Fatih Sultan Mehmet Han olmak üzere şanlı ecdadımızı rahmet ve minnetle yâd ediyoruz.

AK Parti Karaman Gençlik Kolları Başkanı Selçuk Ankaralı İse Yayınladığı Mesajında şunları söyledi; “İstanbul`un Fethi`nin 559. Yıl Dönümü’nü, milletçe büyük bir gururla kutluyoruz. Üstün dehasıyla, genç yaşta İstanbul’u fetheden büyük komutan ve devlet adamı Fatih Sultan Mehmet Han, fetihten sonra gösterdiği adalet ve hoşgörüyle de tarihteki eşsiz yerini almıştır. 29 Mayıs 1453’te gemilerin karadan yürütülmesi ile gerçekleşen, çağ kapatıp çağ açan büyük fethin yıl dönümünü kutlarken, Peygamber Efendimiz’in övgüsüne mazhar olan büyük komutan ve onun kahraman askerlerini bir kez daha rahmet ve şükranla anıyoruz.

 Bugün ülkemizin modern vitrini olarak dünyaya açılan penceresi olan, Avrupa’ya kültür başkentliği yapan güzel İstanbulumuz, doğu ile batı arasında köprü olma vazifesini sürdürmektedir. Bu konuda bizlere düşen vazife; tarihi ve kültürel dokusunu koruyarak, İstanbul’u bir bilim ve kültür merkezi haline getirmektir.

 

    Bu vesile ile, dünya kenti İstanbul’u bizlere miras bırakan Fatih Sultan Mehmet ve aziz şehitlerimizi saygıyla anıyorum.