CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan:

CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan:
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, hükümetin, önümüzdeki günlerde torba yasaya getireceği bir hükümle Seçim Kanunu’nun 55/A ve 149/A maddelerini kaldırarak, YSK’yı özel radyo ve televizyonlardaki propaganda sürecinin dışına...

CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, hükümetin, önümüzdeki günlerde torba yasaya getireceği bir hükümle Seçim Kanunu’nun 55/A ve 149/A maddelerini kaldırarak, YSK’yı özel radyo ve televizyonlardaki propaganda sürecinin dışına çıkarmayı planladığını öne sürdü.
CHP’nin yaptığı ön seçim kapsamında dün Mersin’e gelen Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, bugün sandıklarda üyelerin oy kullanmaları devam ederken, CHP il binasında basın toplantısı düzenledi. CHP Mersin Milletvekilleri Vahap Seçer ve Ali Rıza Öztürk, Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan ile İl Başkanı Abdullah Özyiğit’in de katıldığı toplantıda, Mersin’de bugün ön seçim yapmak üzere geldiğini, 7 Haziran 2015 seçimlerinde CHP Mersin milletvekili adaylarını belirlemek üzere ön seçim yaptıklarını söyledi.
Dün Türkiye’de tartışma gündemine oturan önemli bir konuyu Mersin’den kamuoyu ile paylaşma ihtiyacı duyduklarını belirten Tezcan, “AKP, 7 Haziran 2015 seçimlerine giderken Türkiye’de YSK’sız bir seçim yaptırma peşinde” dedi.
Tezcan, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK), Anayasa gereği seçimlerin yargı gözetim ve denetiminde yapılacağı hükmünün uygulayıcısı olan yüksek yargı organı olduğunu anımsattı. YSK kontrolünde yapılan seçimlerde, iktidarıyla muhalefetiyle parlamento içinde olan ya da olmayan bütün siyasi partilerin eşit koşullarda yarışmasının esas olduğunu vurgulayan Tezcan, “Anayasa, bu denk ve eşit koşullarda yarışı öngörmüş, buna ilişkin yasal düzenlemelerle çeşitli önlemler alınmıştır. Bu yasalardan bir tanesi de 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun’dur. AKP, bu süreçte özellikle seçimlerde özel radyo ve televizyonların propaganda sürecinde bütün siyasi partilere dengeli, adil yayıncılık ilkeleri çerçevesinde yer vermesi hükmünü kaldırarak, doğrudan yandaş medyanın sadece iktidarın propagandasını yapacağı, havuz medyasının sadece iktidarın propagandasını yapacağı bir seçim sistemi getirmek istiyor. Bu, YSK’yı sürecin dışına çıkarmaktır. Bu, YSK denetimi olmadan Türkiye’de propagandanın kontrolsüz bir şekilde yürütülmesinin önünü açmak demektir” diye konuştu.
“SEÇİM KANUNU’NUN 55/A VE 149/A MADDELERİNİ KALDIRMAYI PLANLIYORLAR”
YSK’da AK Parti temsilcisi olan Şeref Malkoç’un, bu konuda bir açıklama yaptığını dile getiren Tezcan, “Bu açıklamadan öğreniyoruz ki, TBMM’de önümüzdeki günlerde torba yasaya getirecekleri bir hükümle Seçim Kanunu’nun 55/A ve 149/A maddelerini kaldırmayı planlıyorlar. Bu maddeler, özel radyo ve televizyonların seçim sürecinde yaptıkları yayınların adaletli olup olmadığını, il, ilçe seçim kurulları ve ulusal bazda yayın yapanların da YSK tarafından denetlenmesini öngören bir hüküm. Bu hükmü kaldırarak, doğrudan doğruya YSK’nın denetimi olmaksızın havuz medyasının saatlerce hiçbir denetime tabi olmadan iktidar propagandasını yapacağı bir seçim sistemini Türkiye’ye oturtma peşindeler” ifadelerini kullandı.
“BUNA KARŞI YOĞUN MÜCADELE EDECEĞİZ”
Demokrasilerde özellikle medyanın, iktidarıyla muhalefetiyle bütün siyasal kurumların dengeli ve adil bir şekilde sesi olmak zorunda olduğunun altını çizen Tezcan, şunları söyledi:
“YSK’sız seçim, Türkiye’de muhalefetsiz bir rejim yaratma niyetinin ifadesinin bir başka tarifidir, versiyonudur. YSK’sız bir seçim sistemi getirerek, YSK’nın özel radyo ve televizyonları, dolayısıyla havuz medyasının yandaş yayınlarını hukuk çerçevesinde kontrol etme imkanını elinden alarak keyfi, tek yanlı kamuoyu oluşturma ortamını yaratma peşindeler. Buna karşı parlamentoda da dışarıda da çok yoğun mücadele edeceğiz. İç Güvenlik Paketi hangi anlayışla getiriliyorsa, bu değişiklik de aynı anlayışla getiriliyor. İktidar, kendisi dışında hiç kimsenin sesinin duyulması ya da verilmesini istemediği bir siyaset düzeni yaratmaya çalışıyor. Buna karşı hep beraber mücadele edeceğiz. Yargı gözetim ve denetimini gevşeten, ortadan kaldıran bir seçim sistemi demokrasinin ortadan kalkmasıdır.”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Tezcan, Abdullah Gül’ün AK Parti’de aday olacağı yönündeki tartışmalar çerçevesinde ‘Bir kabuk değişikliği olabilir mi?” sorusuna ise “Bizim siyaset ahlakımızda ve kültürümüzde başka partilerin iç hesaplaşmaları üzerine siyaset kurgulama anlayışı yoktur. O yüzden AKP içerisinde ister sayın Abdullah Gül milletvekili olur, ister başkaları olurlar. Kendi içlerinde çatışma olup olmamasıyla meşgul değiliz. kimi isterlerse milletvekili yaparlar” yanıtını verdi.