Mevlüt Akgün’den Vekillere serzeniş

Karaman’ın efsane eski milletvekili Mevlüt Akgün dün kişisel facebook sayfasından öyle bir paylaşımda bulundu ki; Halkın istek ve taleplerini yerine getirmeyen ve halktan kopuk olan Milletvekillerine adeta ders verdi.

“Telefona çıkmayan, gönül almayı bilmeyen siyasetçi geçinen kardeşim” diyerek sözlerine başlayan Mevlüt Akgün “Gün olur devran döner, hesap günü yakındır.” Diyerek tepkisini dile getirdi.

İsim vermeyen Mevlüt Akgün’ün sözlerine dikkatlice bakıldığı zaman bu kişilerin Karaman Milletvekilleri Recep Konuk ve Recep Şeker olduğu tahmin ediliyor.

Vatandaşın birine söz verip sözünü yerine getirmediği için kendisinin araya girdiğini ve isim vermediği Milletvekillerinin kendisinin telefonuna bile cevap vermediğini belirten Mevlüt Akgün; “Ben bile sana telefon ile ulaşamıyorum. Vatandaş nasıl ulaşıp ta derdini anlatacak.” Dedi.

Bilindiği gibi Karaman’ın efsane Milletvekili olarak anılan Mevlüt Akgün, görev yaptığı süre içerisinde halkla sürekli iç içe olmuş herkesin telefonuna cevap vermiş ve o an meşgulse geri dönüş yapmış, yaşlısından gencine kadar herkesin yardımına koşmakla halkın gönlünde taht kurmuştu.

Karaman eski Milletvekili Mevlüt Akgün facebook sayfasından yaptığı paylaşımın tamamı şu şekilde;

Telefona çıkmayan. Gönül almayı bilmeyen seçmenle muhatap olmayan siyasetçi geçinen kardeşim!

Makam ve mevkiin ne olursa olsun.

Gün olur devran döner hesap döner. Keser döner sap döner. Mahkeme kadıya mülk değil bunu iyi bil Sayılı gün çabuk geçer seçim dediğin çabuk gelir. O gün teraziye çıkarsın kaç grat ettiğini vatandaş tartar. Bugününe güvenip te hep orada kalacam diye kasılma Bak trenden atlayan bir daha binemez dedikleri insanlar bile bugün makinistin yanında yer buluyor O nedenle alçakgönüllü ve tevazu sahibi ol..

Sen sen ol bu aziz milletten kopma. Halkla beraber halkın içinde yol yürümeye devam et. Hele hele iletişimini hiç kesme bak! Ben bile sana telefon ile ulaşamıyorum. Vatandaş nasıl ulaşıp ta derdini anlatacak..

Bazıları beni milletvekilliğim dönemimde "Sadece telefon siyaseti yapıyor. Başka ne yaptı ki "diye eleştirmişti Hâlbuki telefonun ucunda. Şahsi dertler. İş talepleri memleketin yol-su-elektrik-altyapı sorunları-hasta sıkıntıları -memleketin genel sorunları gibi pek çok meselenin gizli olduğunu ve bu sorunların çözümü için mücadele gösterildiğini bilmiyor. Onlar zannediyor ki telefonda geyik muhabbeti yapılıyor. Hâlbuki bir siyasetçiyi arayan vatandaş keyfi için aramaz. Muhtar ise köyünün bir sorunu. Belediye Başkam ise beldenin yatırım talepleri. Vatandaş ise hastası. Çocuğunun iş beklentisi. Sokağının bir eksikliği veya kamu yararı için bir teklifi vardır Bu nedenle vatandaşa kapısım-gönlünü ve telefonunu açmak siyasetçinin asli görevidir O çevrenin yani bürokrasi ve devlet yönetimi ne uzak olan vatandaşın taleplerini merkeze iletmek böylelikle devlet-millet kaynaşmasına öncülük etmek durumundadır.

Her sorunu çözme imkânın yok biliyorum. Her yaraya merhem olamazsın. Ancak en azından halkı dinleyerek derdiyle dertlenirsin..

Unutma insanı yaşat ki. Devlet yaşasın sloganıyla iş bitmiyor. İnsanın yaşaması için insan ile gönül köprüsü kurmak gerekiyor Gönüllere yatırım yapmaz isen diğer yatırımlar sönük kalır..

Bu nedenle lütfen vatandaşlarımızın telefonlarına bakın anda işiniz var ise daha sonra dönüş yapıp gönlünü almaya bakın Ya söz vermeyin veya söz vermiş iseniz yerine getirmek için canhıraş bir gayret gösterin. Olmuyorsa da vatandaşa samimi bir kalp ile durumu anlatın. Kasıt yoksa iyiniyetli vatandaş kusurları affedecektir..

Yoksa hesap günü yakındır..

Benden hatırlatması..

Saygılarımla..