Ayağa kalk Arakan ağlıyor

Müslümanları soykırımla bitirmeye niyetli olan Budist çeteler, şu ana kadar sayısı tespit edilemeyen binlerce Müslümanı insanlık dışı yöntemlerle katletti.

Dünyanın sessiz bakışları arasında Myanmarʹın batısındaki Arakan bölgesinde Rohingya Müslümanlarına yönelik vahşet, dehşet verici boyutlara ulaştı. Genç kızlar tecavüze uğrarken, camiler ve evler içlerindeki kadın, çocuk ve yaşlılarla ateşe veriliyor. Binlerce müslümanın zorla göç ettirildiği ülkede, küçük çocuklar elleri bağlanıp nehre atılıyor. Arakanʹda sadece bir günde bine yakın insan vahşi yöntemlerle katlediliyor.

Arakanʹda Müslüman köylerine elektrik verilmiyor, Müslümanların cep telefonu kullanması yasak, kullananlara 6 ay hapis cezası var. Erkekler yakalanmamak için dağlara kaçıyor. Kadınlar tecavüze uğramamak için denize atlıyor.

Arakanlı Müslümanlar feryat ediyor: Bizden başka Müslüman var mı, varsa acımızı hissederdi.

Katliamlar Arakanʹda yıllardan beri devam ediyor. Dünya seyirci kalıyor çünkü Müslüman kanı ucuz ve sahipsiz. Bu olayların temel nedeni Müslümanların temel merkezli birlik ve beraberlik içerisinde olmamasıdır. Dağınık yapının caydırıcılığı yok. İslâm Konferansı, Arap Birliği gibi birlikler kâğıt üzerinde var. Türkiyeʹden sivil toplum kuruluşlarından zaman zaman yardım gidiyor ama yetmiyor.

Güneydoğu Asya ülkesinde Budist çetelerce katledilen Müslümanlar şimdi de ülkelerinden sürgün edilmek isteniyor. Müslümanlar diri diri yakılarak katlediliyor, evlerinden ediliyor. İnsani Yardım Vakfıʹnın (İHH) raporuna göre son olaylarda binden fazla Müslüman öldü, 90 binden fazla Müslüman evsiz kaldı. Ülkede Müslüman nüfusun yoğun olarak bulunduğu Arakan bölgesinde her gün tecavüzler, ev yakmalar, toplu sürgünler ve katliamlar gerçekleştiriliyor.

Myanmarʹda onlarca yıldır askeri cunta tarafından kışkırtılan Budist çeteler ʹRohingyaʹ adı ile bilinen Müslümanların üzerine salınıyor. Evleri yakılan, tecavüz edilen ve adeta kaçmaya zorlanan Müslümanlar tekneler ile okyanusu aşıp özellikle Bangladeş ve çevre ülkelere kaçmaya çalışıyor.  Durumu daha da trajik hale getiren nokta ise Bangladeşʹin haziran ayından bu yana ülkeye sığınan mültecileri kabul etmiyor ve ülkede bulunan mültecileri de geri göndermeye başlıyor.

Öte yandan Nisan ayındaki seçimler öncesi, "Katliamlar duracak. Bütün etnik unsurlar barış içinde yaşayacak" diyen ve bu sözüyle Müslümanların da desteğini alıp seçimleri kazanan eski cunta lideri, yeni Devlet Başkanı Thein Sein, verdiği sözden dönüp ʹMüslümanları, isteyen ülkeye gönderebiliriz ʹ diyerek Arakanʹdaki 4 milyona yakın insanın sürgün edileceği mesajı verdi. Eğer İslam dünyası harekete geçmez ve Thein Seinʹin onay verdiği katliam durdurulmazsa, Güneydoğu Asya ülkesi Burmaʹdaki Müslüman nüfus adeta ʹtarihʹ olacak.

Katliama tepkiler artarken uluslararası camia olaylara kayıtsız kalıyor. Birleşmiş Milletler yaşananları endişe ile karşıladığını belirtirken uluslararası af örgütü yöneticilerin iki grup arasındaki çatışma gibi yansıttığı olayların asıl kurbanının Rohingyalı Müslümanlar olduğunu açıkladı. Açıklamada olayın kurbanları olmalarına rağmen yüzlerce Müslümanʹın gözaltına alındığı bildirildi.

Müslümanlar diğer yandan da gıda sıkıntısı çekiyor. Yeterli gıdanın olmadığı Arakanʹda Müslümanların evlerinden çıkıp alışveriş yapmalarına izin verilmiyor. Uluslararası kuruluşlardan gönderilen yardımlar Müslümanların eline ulaşmıyor.

Milli Gazete Yazarı Mustafa Özcan: Katliamlar Arakanʹda yıllardan beri devam ediyor. Dünya seyirci kalıyor çünkü müslüman kanı ucuz ve sahipsiz. Bu olayların temel nedeni Müslümanların temel merkezli birlik ve beraberlik içerisinde olmamasıdır. Dağınık yapının caydırıcılığı yok. İslam Konferansı, Arap Birliği gibi birlikler kağıt üzerinde var. Türkiyeden sivil toplum kuruluşlarından zaman zaman yardım gidiyor ama yetmiyor.

Bugün dünyada en kötü mülteci kampı Arakanʹdır. Ben gittim gördüm. O kadar kötü şartlarda yaşıyorlar ki anlatmak mümkün değil. Tabiri caizse hayvan bağlasanız durmaz. İçler acısı bir durum. Müslümanlar katliamdan kaçıp Bangladeşʹe sığınmak istiyor ama Bangladeş de fazla mülteci istemiyor. Bangladeşʹte mülteci kampına gittiğiniz zaman mültecileri saklıyorlar oraya kontrollü bir şekilde götürüyorlar. Bangladeş Burmaʹdan toprak kiralayıp orayı değerlendirmek istiyor. Burmaʹnın kendisine muhtaç olduğunu görüyor. Burma kapalı bir ülke olduğu için dünyaya sesini duyuramıyor. Dünya siyasi iradesi çok düşük. Uzun yıllardan beri askeri cuntanın sözü geçiyor. Batı mültecilere değil Burmaʹdaki muhaliflere sahip çıkıyor. Arakanʹda gıda sıkıntısı da var. Nehirden elde ettikleri ürünlerle geçinmeye çalışıyorlar. Ancak gıda ihtiyaçlarını karşılamaları mümkün değil.

İslâm İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu da, Myanmarʹdaki Müslümanlara yönelik şiddet olaylarının önüne geçmek insan hakları örgütleriyle temasa geçeceklerini söyledi. Mısırʹın başkenti Kahireʹde Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursiʹyle bir görüşme yapan İhsanoğlu, Müslüman ülkelerde yaşanan sıkıntıların ve Myanmarʹda Müslümanlara yönelik şiddet olaylarını ele aldıklarını belirtti. İslâm İşbirliği Teşkilatıʹnın Myanmarʹdaki sivil toplum kuruluşları ve bütün uluslararası insan hakları örgütleriyle temasa geçeceğini dile getiren İhsanoğlu, Myanmarʹın Arakan bölgesindeki Müslümanlara yardım gönderileceğini söyledi.

İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney, ʹʹBatılı ülkelerin insan hakları savunuculuğu iddialarının yalan olduğunun Myanmarʹda Müslümanlara yönelik katliamlar karşısındaki sessizlikleriyle bir kez daha ortaya çıktığınıʹʹ söyledi. Ayetullah Hamaney, Kurʹan-ı Kerim hafızları ve hocalarını kabulde yaptığı konuşmada Myanmarʹda Müslümanlara karşı uygulanan şiddet eylemlerine değindi. Hamaney, ʹʹBatılı ülkelerin, Myanmarʹda binlerce Müslümanʹın katledilmesi karşısında sessiz kalmaları onların ahlâk ve insan hakları savunuluğu iddialarının yalan olduğunun bariz örneğidirʹʹ diye konuştu. İnsanların, ʹʹahlâk ve maneviyatten uzak maddiyatçı Batı kültürü tarafından sömürüldüğünüʹʹ belirten Hamaney, ʹʹBatı kültürü, geçmiş asırlarda da her nereye ayak bastıysa neticesi fesat ve sömürü olmuşturʹʹ ifadesini kullandı.

İran da, Myanmarʹdaki Rohingya Müslümanlarına yönelik şiddetin durdurulması için Birleşmiş Milletlerʹi harekete geçmeye çağırdı. İran devlet televizyonu, Myanmarʹda Müslümanlara yönelik şiddet olaylarına ve katliama son verilmesi için İran yönetiminin uluslararası toplum, İslâm İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve BM nezdinde girişimlerini sürdürdüğünü duyurdu.